Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde Deri Tümörü Tespiti İçin Dermatolojik Tarama Programı Düzenlendi
Eklenme Tarihi: 20 Mayıs 2017, 12:57
Son Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2020, 09:21

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde,Kötü Huylu Deri Tümörü Olarak Bilinen Melanom Hastalığının Farkındalığını Artırmak ve Bu Hastalığın Ciddiyetine Dikkat Çekmek Amacıyla “Melanom’un Farkında Olalım” Sloganıyla, Dermatolojik Tarama Programı Gerçekleştirildi. Melanom Hastaları ve Melanom Hastalarının Birinci Derece Yakınları Öncelikli Olmak Üzere Risk Grubunda Olan Birçok Kişi Dermatolojik Muayeneden Geçirildi.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı uzmanı Dr. Serap MADEN, gerçekleştirilen tarama programı ile ilgili açıklamalarda bulunarak, hasta ve hasta yakınlarının riskli benlerinin tespiti amacıyla deri muayenelerinin gerçekleştirildiğini, hastaların, düzenli takip gerektiren veya çıkarılması gereken benlerle ilgili aydınlatıldığını, Melanom hastaları ve birinci derece yakınlarının, kendi kendine ben muayenesi ve güneşten korunma yöntemleri hakkında bilgilendirildiğini ifade etti.

Yapılan muayenelerde genel olarak kendi kendine ben muayenesi konusunda kişilerin yeterli bilgiye sahip olmadıkları, güneşten korunma konusunda ise yeterli bilgiye sahip oldukları halde genellikle uygulama konusunda yetersiz kaldıkları ve güneş koruyucu ürünler kullanma hususunda hassas davranmadıklarının gözlemlendiğini ifade eden Uzm. Dr. Serap MADEN şöyle devam etti;  “Tarama programına katılan herkesi kendi kendine ben muayenesi konusunda bilgilendirirken,güneşten korunma konusuna da dikkat çekmeye çalıştık. Bununla birlikte Melanom hastaları ve yakınlarının düzenli olarak dermatolojik kontrollerine gelerek dermatoskopik olarak takip edilmeleri gerekliliğini vurguladık”.

Melanom Hastalığında En Önemli Dış Faktör Güneş Işınları

Melanom hastalığına yakalanmaya neden olan dış faktörlerden en büyük paya sahip olanın güneş ışınlarına fazla ve doğrudan maruz kalmak olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Serap MADEN, adamızın coğrafi konumu itibariyle,  güneş ışınlarının yoğun ve dik olarak ulaştığı yaz aylarının uzun sürmesinin, güneşin cildimizde neden olabileceği hasar riskini katlayarak artırdığını ifade ederek şunları söyledi; “Gerek şapka-şemsiye gibi aksesuarlarla, gerekse dermatoloji uzmanlarınca önerilen cildimize uygun güneş koruyucularla mutlaka güneşin zararlı ışınlarından korunmalıyız. Kendi kendimize ben muayenesi yaparak vücudumuzdaki benleri takip etmeli, değişim fark ettiğimizde mutlaka bir dermatoloji uzmanına danışmalıyız.  Melanom gibi hayati bir hastalığın farkında olarak kendimiz için gerekli tedbirleri almalı, çevremizi de bu konuda bilinçlendirmeliyiz”. 

Melanom Nedir?

Melanosit denen ve deriye rengini veren hücrelerin aşırı çoğalması sonucu gelişen kötü huylu bir cilt kanseridir.  Vücudumuzu kaplayan derinin herhangi bir yerinde oluşabilir.  Melanom önceden var olan bir ben üzerinden yada normal deriden gelişebilir. Bu benler doğuştan var olan yada yıllar içinde vücudun herhangi bir yerinde sonradan ortaya çıkan benler olabilir. Ayrıca, Melanom teşhisi koyulan hastada, ikinci bir melanom gelişme riski sağlıklı kişilere göre daha fazladır. Melanom teşhisi konan hastaların yakınlarında da Melanom gelişme riski artmaktadır. Melanom koyu kahverengi yada siyah renkli bir leke veya kabarıklık olarak başlayabileceği gibi zamanla büyüyerek pembe, mavi renk tonları eklenebilir yada koyu rengi açılabilir. Nadir de olsa bazı Melanom türleri pigmentsiz yani renksiz de görülebilir.  Hızlı büyüyen her renkteki deri lezyonlarına bu açıdan dikkat edilmeli ve önemsenmelidir. Melanom erken evrede tanı alır ve tedavisi yapılırsa bu hayatı tehdit eden hastalıktan tamamen kurtulunabilir. Geç dönemde yakalanan Melanom olgularında ileri evrelerde diğer organlara yayılabildiğinden ölümcül olabilmektedir. Deri  kanserine  bağlı ölümlerin büyük bir çoğunluğu Melanom’dan olmaktadır.  Son yıllarda güneşin de UV etkisinin artması ve bronzlaşmanın moda olması nedeniyle melanom sıklığı giderek artmaktadır. Kadınlarda en sık bacaklarda görülürken, erkeklerde en sık sırtta görülmektedir.

Melanom Gelişiminde Risk Faktörleri:


  • Açık tenli, renkli gözlü, sarı yada kızıl saçlı yada çilli olunması: Koyu tenli kişilerde de melanom görülebilir fakat açık tenliler daha büyük risk taşımaktadır.

  • Kişinin özellikle çocukluk yaşlarında şiddetli güneş yanığı öyküsü bulunması ya da tüm hayatı boyunca yoğun güneşe maruz kalması.

  • Kişide önceden Melanom hastalığı öyküsünün bulunması

  • Ailede Melanom yada deri kanseri öyküsünün olması

  • Kişinin çok sayıda beni olması: Ne kadar çok ben varsa kanser oluşma riski o kadar yüksektir. Ayrıca bu benler içerisinde düzensiz şekilli, farklı renk tonları içeren ve büyük çaplı benler varsa bu riski artırmaktadır.

  • Doğumsal büyük benlere sahip olunması.

  • Herhangi bir nedenle bağışıklık sisteminin zayıflamış olması yada kişinin tedavi amaçlı bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanması.


Melanom’un Tanı ve Tedavisi

Melanomunkesin tanısının, fizik muayenenin ardından, dermatoskopik muayene ve şüphe  duyulan benlerin çıkarılması ile patolojik inceleme sonucu değerlendirilerek koyulabileceğini belirten Uzm. Dr. Serap MADEN, Melanom’un erken tanınmış ve patoloji raporuna göre yüzeysel olması durumunda cerrahi olarak çıkarılmasının tedavi açısından yeterli olabileceğini,sonrasında belirli aralıklarla dermatolog tarafından fizik muayene, dermatolojik muayene  (benlerin dermatoskopi olarak  incelenmesi ve takibi) ve ultrasonografik inceleme ile lenf bezlerinin kontrolününgerekeceğini ifade etti.  Uzm. Dr. Serap MADEN, kalın ve derin yerleşimli Melanomlar için şunları söyledi; “Eğer Melanom kalın ve derin yerleşimli ise cerrahi tedavi sırasında gözcü lenf nodları da incelenir.  Kanser lenf nodlarına da yayılmışsa, diğer organlara da yayılma olasılığı bulunduğundan, radyolojik olarak ileri görüntüleme  yöntemleriyle vücuttaki yayılımı araştırılır.  Gerektiği durumlarda ek olarak radyoterapi,   kemoterapi, immunoterapi yada gen hedefli tedaviler uygulanır”.

Melanom Erken Dönemde Nasıl Teşhis Edilir?

Deride görülen bir leke ya da kabarıklığın Melanom olmasından şüphe edilmesi için bir takım uyarıcılar vardır. Bunlar lezyonun;


  • Simetrik olmaması

  • Kenarlarının düzensiz, girintili çıkıntılı olması

  • Farklı renkleri ya da renk tonlarını içermesi

  • Çapının 5mm'den büyük olması

  • Hızlı genişlemesi veya kabarıklaşması

  • Renk veya şekilde değişim olması

  • Kaşıntı, kanama veya kabuklanma gösteren yeni oluşumlar, değişimler içermesi


Bunlar içerisinde en önemlisinin ve Melanom’u oldukça erken bir aşamada yakalama konusunda en güçlü özelliğin bende kısa sürede izlenen hızlı değişim öyküsünün varlığı olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Serap MADEN, benlerde değişimin erken fark edilebilmesi için kişilerin kendi kendini düzenli aralıklarla muayene etmesi gerektiğini,sadece birkaç dakika alan bu işleminhayat kurtarabileceğini söyledi.  Uzm. Dr. Serap MADEN son olarak şunları söyledi; “Beninde yukarıda belirtilen uyarıcı işaretlerin varlığını ya da bende tek başına hızlıca değişimi fark eden kişi en kısa sürede bir dermatoloğa başvurmalıdır. En ideali dermatoloğun lezyonu dermatoskopik inceleme ile değerlendirmesidir. Dermatoskopik inceleme benlerin dermatoskop adı verilen bir cihazla incelenmesi yöntemidir. Dermatoskop, özel ışık sistemi olan bir büyütecin benin boyutunu artırma ve kayıt altına alma özelliğine sahiptir. Özel ışık sistemi sayesinde hekime derinin üst tabakalarını inceleme fırsatı verir. Böylece Melanom’un erken tanınmasını sağlarken, yanlış tanı ve gereksiz ben çıkarma ihtimalini de azaltır. Bu yöntemin hasta için hiçbir riski ya da yan etkisi bulunmamaktadır”.