Doç. Dr. Nur Köprülü, Bükreş Üniversitesinde “Orta Doğu’da Ulus Ve Devlet Oluşumu” Üzerine Konuşma Yaptı…
Eklenme Tarihi: 31 Mart 2019, 16:37
Son Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2020, 15:21

Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Nur Köprülü, Orta Doğu’da Devlet İnşa Süreçleri ve Kimlik Politikaları üzerine Romanya’nın başkenti Bükreş’te düzenlenen “Kutuplaşmadan Diyaloğa: Avrupa ve Orta Doğu’da Kültürel, Dini ve Siyasal Söylem Oluşumu” başlıklı konferansa katıldı.

Yakın Doğu Üniversitesi, Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, Doç. Dr. Nur Köprülü, ‘Uluslararası Levant Kültür ve Medeniyet Çalışmaları Enstitüsü’nün davetlisi olarak katıldığı konferansta, Orta Doğu’da Ulus-Devlet İnşa Süreçleri ve Kimlik Politikaları üzerine hazırladığı ve özelde de krallıkla yönetilen rejimleri incelediği araştırmasını sundu.

Bükreş Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’nde gerçekleştirilen konferansta konuşan Doç. Dr. Nur Köprülü,  Ürdün Emirliği’nin 1921 yılında İngiliz manda yönetimi altına geçtiğini ve Arap Orta Doğu’sunda oluşturulmuş en suni entitelerden biri olduğunu ifade ederek, Ürdün’ün bağımsızlığı sonrasında, devlet ve ulus oluşturma çabalarının meşakkatli süreçler olduğuna işaret etti.  Bugünkü Ürdün’ü kuran Haşimi ailesinin Ürdün’ün yerlisi olmayıp, Hicaz’dan Ürdün’e göç etmiş olduğunu ifade eden Doç. Dr. Köprülü; “Filistin topraklarının (Batı-Şeria’nın) 1948-1949 Arap-İsrail Savaşı sonrasında 1950 yılında Ürdün Krallığı tarafından ilhakının ardından Ürdün Nehrinin iki yakasının (Doğu ve Batı) birleştirilerek ülkenin ‘Ürdün’ ismini aldığını” ifade etti. Savaştan sonra Batı-Şeria’yı topraklarına dahil etme kararı aldığı zaman Ürdün’ün Filistinli göçmenlere vatandaşlık veren tek Arap ülkesi olduğunu belirten Doç. Dr. Köprülü, “Böylece ülke çok sayıda Filistinli mülteciye ev sahipliği yapmaya başlamıştır” dedi.

Orta Doğu’da Arap Baharı Sonrası  Siyasal Süreç Hakkında Konuştu…
“Krallık, demografik yapısı değişen ülkede Filistin kökenli Ürdünlülerin mevcut sisteme kontrollü entegrasyonuna yönelik yeni bir kimlik politikası yürütmüş olsa da siyasi arenada Filistin kökenli Ürdünlülerin nispeten daha az temsil edilmeleri, Filistinli-Ürdünlülerin ileriki dönemlerde ‘siyasal reform’ çağrısında bulunmalarına neden olacağını” ifade eden Doç. Dr. Nur Köprülü, ülkenin ulus ve kimlik politikalarının 1946’dan bu yana aldığı seyri ve geçirdiği evreleri ortaya koyarak, Orta Doğu’da Arap Baharı sonrası süreçte hem bölgedeki siyasal değişim süreçlerine hem de ülkelerin karşı karşıya kaldığı halk ayaklanmalarına rejimlerin nasıl yanıt verdiğine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, Tunus’un bölgede demokratikleşme süreçlerinde yakaladığı ivmeyi, Mısır, Fas ve Ürdün örnekleri ile karşılaştırdı