YDÜ İlahiyat Fakültesi’nde Bahar Dönemi Mevlâna Seminerleri Başladı
Eklenme Tarihi: 04 Mart 2016, 12:11
Son Güncelleme Tarihi: 01 Aralık 2020, 08:55

Yakın Doğu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde geleneksel hale gelen Çarşamba Etkinlikleri bahar döneminde de tüm hızıyla devam ediyor. Seminer, konferans, panel ve konser gibi farklı etkinliklerin icra edileceği bu dönemin ilk etkinliği Çarşamba günü Mevlâna Semineri ile başladı.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, İlahiyat Fakültesi yeni binasındaki Mavi Salonda gerçekleştirilen seminerde Yrd. Doç. Dr. Sezayi Küçük “Yûsuf Gönüllü Olmak” konusunu Mevlânâ’nın anlatımıyla sundu. Sunumda Yûsuf Peygamber’le ilgili yaptığı yorumlar içinde Mevlânâ’nın şu çarpıcı tespitlerine yer verildi:

“Kardeşleri Yüsuf’u kuyuya attıkları zaman, kulağına Allâh’tan ses geldi: “Ey yiğit, sen bir gün mânevî pâdişah olacaksın da, sana ettikleri bu cefâyı, kardeşlerinin yüzüne vuracaksın.” Yûsuf (a.s), bundan sonra ne türlü cefâlara uğradı ise, o sesin vermiş olduğu kuvvetle, güçle, o eza ve cefâlara dayanıyordu. Onun gibi o, (Elestü bi-rabbiküm) “Ben sizin Rabbiniz de­ğil miyim?” sesinin mânevî zevki de her müminin gönlünde ta kıyâmete kadar vardır. Bu yüzdendir ki, müminler ne belalara itiraz ederler, ne de Cenab-ı Hakk’ın “yap, yapma” buyruğundan sıkılırlar.


“Yûsuf kimdir? Senin Hakk’ı arayan gönlündür. Fakat, ne yazık ki, bir esir gibi beden mahallesinde bağlanıp kalmıştır. Ey Hakk âşıkı! Sen güzellik Yûsuf’usun. Bu dünya da bir kuyu gibi­dir. Allah'ın takdirine şikâyet etmeden boyun eğmek, sabretmek ise seni kuyudan çıkaracak, kurtaracak iptir. Ey dünya kuyusuna düşmüş olan Yûsuf! İp uzandı, onu iki elinle sı­kıca tut. İpten gafil olma ve yakalamışken bırakma; çünkü ömür tükendi, akşam oldu. Allah'a hamd olsun ki; bu ipi sarkıttılar. Fazlı, keremi, rahmet ve mağ­fireti birlikte ihsan ettiler. Bu ipe yapış da, yeni bir can âlemi gör. O âlem de kirlenmemiş, fes­ada uğramamış rûhlar âlemidir. O âlem, ehline apaçık; ehli olmayana da gizlidir. Bu yokluk âlemi, yani evveli ve sonu yok olan bu dünya, var gibi gö­rünmekte; gerçekten de var olan, sonsuz olan öbür âlem ise yok gibi gö­rünmekte, gizli bulunmaktadır. Ey gafil insan! Mademki peygamber değilsin, ötelerden haber alamıyorsun, sana uyanlar da yok; bu yolda haddini bil, geri kal! Büyük bir velînin arkasından yürü ki, bir gün nefsaniyet kuyusundan çıkıp Hz. Yûsuf gibi bir mânâ padişahı olasın.”

Açıklamada, öğrencilerin yoğun bir katılımla takip ettiği Mevlânâ ve Mesnevî seminerlerinin güz döneminde olduğu gibi bahar döneminde de iki haftada bir olmak üzere düzenli olarak yapılacağı belirtildi.