Halk Arasında Kulak Çınlaması Olarak Bilinen “Tinnitus”
Eklenme Tarihi: 22 Şubat 2016, 15:06
Son Güncelleme Tarihi: 01 Aralık 2020, 10:08

Yakın Doğu ÜniversitesiHastanesi Uzmanı Odyolog Irmak Arcan, Halk Arasında Kulak Çınlaması Olarak Bilinen “Tinnitus”, Yaygınlığı, Nedenleri, Tanı ve Değerlendirmeleri ile Tedavisi Hakkında Açıklamalarda Bulundu.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğü'ne açıklamalarda bulunan Odyolog Irmak Arcan, Kulak Çınlaması Nedir ?, Kulak Çınlamasının Yaygınlık Oranı Nedir?,

Kulak Çınlamasının Neden Kaynaklanır? , Kulak Çınlamasının Tanı ve Değerlendirilmesi Nasıl Yapılır? ve Kulak Çınlamasının Tedavisi Mümkün Mü? sorularının yanıtlarını verdi.

Kulak çınlaması halk arasında “Sağ kulak çınlarsa biri sizi iyi anıyor, sol kulak çınlarsa birileri hakkınızda kötü konuşuyor” diye bilinse de, aslında kulak çınlaması bir kulak hastalığının belirtisi olabilir.  Birçoğumuz zaman zaman kulak çınlaması yaşıyoruz.  Kimi insan “biri beni anıyor” diye kulak çınlamasını geçiştirirken, kimi de yaşadığı çınlama nedeniyle günlük hayatında dikkat bozukluğu, uykusuzluk, sinirli olma hali gibi sıkıntılar yaşıyor.  Bazı durumlarda ise kulak çınlaması hayatı çekilmez bir hale getirebiliyor.

Kulak Çınlaması Nedir?
Halk arasında kulak çınlaması olarak bilinen “tinnitus” çevreden gelen bir sesli uyaran olmadan hastanın ses algılaması durumudur.  Tinnitus Latincedeki ‘tinnire’ kelimesinden üretilmiştir ve zil çalmak, çan çalmak anlamına gelmektedir.  Fakat tinnitus değişik tonlarda ve özelliklerde olabilir.  Hastalar kulak çınlamasını kimi zaman çınlama, vızıldama, zil çalması, dalga sesi, rüzgar sesi, kükreme ve su sesi gibi tarif edebilirler.  Aslında bunların hepsine birden tinnitus adı verilir.  Tinnitus bir kulakta, her iki kulakta ve bazen de başın içerisinde algılanabilir.  Tinnitus genel olarak objektif ve subjektif olmak üzere iki başlıkta değerlendirilir.  Kulak çınlaması sadece hasta tarafından duyulabiliyorsa subjektif, hekim tarafından da fark edilebiliyorsa objektif kulak çınlaması adını alır.  En sık görülen tinnitus formu subjektif tinnitustur.


Kulak Çınlamasının Yaygınlık Oranı Nedir?
Ülkemizde yaygınlık oranı hakkında resmi bir kayda rastlanılmamakla birlikte dünya genelinde prevalans çalışmalarına bakıldığında yaklaşık olarak 60 yaş üzerindeki yaş grubunda her 5 kişiden birinde gözlenirken, yaş ve cinsiyet gözetmeksizin toplumun %10 ile %15’inde görülmektedir.  Bunların %3 ile %5’lik bir oranın yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek uykusuzluk, anksiyete, depresyon, dikkat eksikliği, konsantrasyon bozukluğu, unutkanlık, baş ağrıları gibi problemlere yol açmaktadır.

Kulak Çınlamasının Neden Kaynaklanır?
Tinnitus oluşumuna yol açan ve tinnitusla ilişkili olan birçok durum vardır.  Tinnitusa yol açtığı bilinen risk faktörleri ve tinnitus ile ilişkili durumlar şunlardır;

  • Gürültüye maruz kalma (yüksek gürültü sonrasında birkaç dakika süren geçici çınlama normal kabul edilir)
  • Buşon (kulak kiri)
  • Hipertansiyon
  • Vücutta bazı vitamin, mineral eksiklikleri
  • Kullanılan ilaçlar (yan etki olarak aspirin veya bazı antibiyotik kullanımları)
  • Obezite, tütün ve alkol kullanımı
  • Baş ve boyun travması
  • Yaşa bağlı işitme kaybı (Tinnitus bazen yaşlı kişilerde işitme kaybının ilk işaretidir)
  • Orta kulak iltihabı veya kulak zarı delikleri
  • Kulağa giden damarlarda daralma
  • Meniere Hastalığı
  • Diyabet
  • Kolesterol
  • Psikolojik faktörler (depresyon, anksiyete)

Bunların dışında, daha seyrek görülen sebepler çok uzun bir liste oluşturabilir.

Kulak Çınlamasının Tanı ve Değerlendirilmesi Nasıl Yapılır?

Tanı ve değerlendirme genellikle hastalardan alınan öykü ve tinnitusun hastaya olan etkisini değerlendirmekle başlamaktadır.  Tinnitus yakınmasıyla başvuran bütün hastalar rutin Kulak Burun Boğaz muayenesinden sonra odyolojik olarak değerlendirilmektedir.  Odyolojik değerlendirme açısından bakıldığında günümüzde tinnitus varlığını tespit etmek için kullanılan objektif testler mevcut değildir.  Bu nedenle tinnitus oluşumuna yol açan sebepler ve tinnitusla ilişkili olan hastalıklar genellikle subjektif testler kullanılarak değerlendirilir.  Bu testlerden bazıları şunladır;

  • Saf ses odyometrisi –(İşitme testi -tinnitus olgularının önemli bir kısmında işitme kaybı mevcuttur)
  • Timpanometrik inceleme – (orta kulak basınç testi)
  • Tinnitus frekans ve şiddet örtüşme testi (matching)
  • Tinnitusun kişisel yaşamda oluşturduğu rahatsızlıkları ölçmek için anketler (Örnek; Tinnitus Handikap Anketi -THI)

Kulak Çınlamasının Tedavisi Mümkün Mü?
Tinnitus hastalarını değerlendirirken tinnitusun bir hastalık değil bir semptom olduğunu unutmamak gerekir.  Yapılan tetkikler sonucunda eğer tinnitusa sebep olabilecek bir hastalık varsa o hastalığın tedavisi yapılmaya çalışılır.  Ancak mevcut hastalığın tedavisi bile tinnitusu ortadan kaldırmayabilir.

Günümüze kadar tinnitus tedavisinde birçok farmakolojik ajan denenmiştir ancak Avrupa ve Amerika’da tinnitus tedavisinde kullanılabilecek lisanslı bir ilaç yoktur.  Tinnitus tedavisinde ise cerrahinin yeri yine kısıtlıdır, çünkü tinnitus kronik bir yakınmadır.  Bu yüzden tedavide amaç tinnitusu tamamen ortadan kaldırmak değil, mümkün olduğunca hastaya en az rahatsızlık vermesini sağlamaktır.  Tinnitusu azaltmak için birçok yöntem kullanılmıştır.  Günümüzde en sık kullanılan yöntemler şunlardır;

  • Ses Terapisi  (Sesli uyaran kullanmak, örneğin arka plan müziği, fıskiye sesi)
  • Maskeleme Tedavisi (dışarıdan verilen sesin tinnitusu işitmez hale getirmesidir)
  • Bilişsel ve Davranışsal Tedavi (bir tür danışmanlık tedavisi)
  • Tinnitus Retraining Theraphy (danışmanlık tedavisi ve ses terapisi)
  • İşitme Cihazı Kullanımı