Diyabet Hastalarının Kemik ve Eklem Sorunları
Eklenme Tarihi: 15 Ekim 2019, 15:13
Son Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2020, 08:39
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mehtap Tınazlı Diyabet Hastalığının Neden Olduğu Sağlık Sorunları Hakkında Bilgi Verdi. Diyabetik Hastalarda Çok Çeşitli Kas ve İskelet Sistemi Bozukluklarının Olabileceğini, Bu Bozuklukların Hastalarda Bazı Fonksiyon Bozuklukları Yaratabildiğini, Bu Fonksiyon Bozukluklarının Hastaların Tedavisinde Çok Önemli Olan Egzersiz Programlarının da Uygulanmasında Sorunlar Yaratarak Tedaviyi Olumsuz Yönde Etkilediğini ve Ayni Zamanda Bu Durumun Kişilerin Yaşam Kalitesini de Düşürdüğünü Belirtti.

Diyabetik Hastalarda Kas ve İskelet Bozuklukları Tanısı Klinik Bulgularla Konuluyor
Eklem ve kemik sorunlarının birçoğu diyabetik olmayan kişilerde görülebilse bile bu sorunların çoğunlukla diyabetik hastalarda daha sık görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu durumların diyabetiklerde daha sık görülebildiğini fakat sadece diyabete özgü durum olmadığını belirtti. Diyabetik hastalarda kas ve iskelet bozukluklarının tanısının klinik bulgularla konulduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, henüz özel tedavileri de olmadığını belirtti.

Eklem Hareketliliği Sendromu Nedir?
Diyabetin neden olduğu kısıtlanmış eklem hareketliliği sendromu hastalığına ayni zamanda tıp dilinde keyroartropati adı da verildiğini belirten Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu sendromda yaşanan durumun adalenin inatçı bir şekilde kısalmasından dolayı eklemin anormal bir şekil alması durumu olduğunu belirtti. Bunun nedeninin ise eklemlerin kısıtlanmasından kaynaklı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Bu sendrom tip1 diyabet hastası olan kişilerde %8 ile %58 arası oranda görülebilmektedir. Tip2 diyabet hastalarında ise bu sendromun sıklığı %25 ile %76 arasında değişmektedir.Eklem hareketliliği sendromucinsiyet ve ırk yaygınlık oranını değiştirmemektedir.Bu sendrom ilk olarak sıklıkla 10 – 20 yaşları arasında başlamaktadır. 10 yaş öncesinde ise hastalığın görülmesi nadirdir.”

Keyroartropati Patogenezi Hastalığı Nedir?
Yine diyabet kaynaklı yaşanabilecek eklem hastalığı olan Keyroartropati patogenezi hastalığının tam olarak bilinmeyen bir hastalık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu hastalığın kişilerin elinin üzerinde mumsu ve sert bir görüntü oluşturduğunu belirtti. Bu görüntünün nadir olarak ise bilek, dirsek, ayak bileği ve servikal omurga eklemlerinde görülebileceğini söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, hastaların hafif ağrılar yaşadığını belirtti. Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Bu sendromda eklem şişliği, sıvı birikimi, ısı artışı, hassasiyet gibi belirtiler genelde olmaz. Hastalar ellerini dua eder gibi karşılıklı getirdiklerinde iç yüzeyler birbiri ile temas edemezbir açı oluşturur. Olayın ne derece ileri olduğunu anlamak için her iki el, düz bir yüzey üzerine (masa gibi) parmaklar açılarak konur ve yandan gözlenir. Eklem hareket kısıtlamaları el hareketlerine çok fazla zarar vermez,fakat omuz veya dirsek sorunlarıyla da birlikte olduğunda fonksiyonel yetersizlik yaratabilir.Ayni zamanda solunum kaslarıyla ilgili olarak da akciğer kapasitesinde azalma yaşanabilmektedir.”

Donuk Omuz Sendromu Nedir?
Diyabet hastalığının neden olduğu bir diğer hastalık olan donuk omuz sendromu ile ilgilide bilgi veren Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu eklem sorununun omuzda şiddetli ağrı, artan derecede gerginleşme, sertleşme ve her yöne omuz hareketlerinin kısıtlanması ile birlikte aylar içerisinde eklem hareketlerinin tam olarak düzelmesi ile karakterli bir durum olduğunu belirtti.Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Tedavide cerrahi, cerrahi olmayan girişimler veya konservatif yöntemler uygulanır. Geneldeyaklaşım hastalığın evresine göredir. Ağrının giderilmesi, kol hareketlerinin arttırılması, belirtilerin süresinin azaltılması ve hastanın normal aktiviteye döndürülmesi hedeflenir.”

Dupuytren Kontraktürü Hastalığı Nedir?
Dupuytren kontraktürü hastalığının el avuç içi cilt-ciltaltı dokularının fibroproliferatif hastalığı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu hastalıkta bulguların avuç içinde kalınlaşma, sertleşme ve sonunda parmaklara doğru uzanan kordon şeklinde kalınlaşma olduğunu belirtti. Bu hastalıkta risk faktörlerinin ileri yaş, erkek cinsiyet, sigara içme ve alkol kullanımı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu hastalığın ellerini basıya maruz kalacak şekilde profesyonel olarak kullananlarda sıklıkla görülen bir hastalık olduğunu belirtti. Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Kalıtsal olma olasılığı da yüksektir. Diyabetik olmayan kişilerde yüzük ve küçük parmaklarda görülmektedir. Diyabetik hastalarda ise 3. ve 4. Parmaklara doğru uzanan bir kordon şeklinde kendini gösterir.”

Karpal tunel sendromu Nedir?
Karpal tunel sendromu hastalığı hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu hastalığın sık görüldüğünü belirtti. Bu hastalığın sık rastlanan bir nöropati hastalığı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, hastalığın ellerde özellikle de beşparmak, işaret parmağı ve orta parmakta karıncalanma ile kendini gösterdiğini belirtti. Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Karıncalanma akşamları daha sık yaşanır. Hatta hastayı uykudan uyandırabilir. Bilek ve el ağrısı, el hareketlerinde beceriksizlik yaratabilir. Tedavi yaklaşımı diyabetik olmayan hastalardaki gibidir. Cerrahiye cevapları iyidir.”

Tetik Parmak Nedir?
Halk dilinde tetik parmak olarak bilinen tıp dilinde Fleksör tenosinovit olarak adlandırılan hastalığın başparmak veya diğer parmaklardaki bir iltihap olduğunu belirtti. Diyabetin tetik parmak oluşumuna yatkınlık yarattığını söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, hastalık süresinin uzun olduğunu belirtti. Hastaların genelde sorunlu parmağı büktüklerinde ağrı ve takılma hissinden yakındığını söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, ağrının parmağın merkezden uzak avuç içine doğru yayıldığını belirtti. Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Hastalar gece parmağın avuç içine doğru kilitlenmesi ile uyanırlar ve gün içinde kilitlenme çözülür. Tanı hastanın kilitlenme hikayesi ve muayenede kilitlenmenin saptanması ile olur. Hastaya elini açıp kapaması söylenir, parmağın rahat, ağrısız ve tam olarak hareketi, tetik parmağı ekarte eder.”

Eklem Bozuklukları
Diyabetin neden olduğu eklem bozuklukları hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, Diyabetin gut hastalığına, eklemlerde iltihapsız romatizma (Osteoartrit) ve Romatoid artrit ( İltihaplı eklem romatizması) hastalıklarına neden olduğunu belirtti. Gut hastalığının bir metabolik eklem iltihabı olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, hastalığın erken safhasında kendi kendine de sonlanabilen bir hastalık olduğunu belirtti. İltihapsız romatizma (Osteoartrit) hastalığının ise eklem kıkırdaklarına olan ağırlık yüklenmesinin osteoartrit oluşumunda önemli bir risk faktörü olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, obezite ile osteoartritin yakın ilişkisi olduğunu belirtti.Romatoid artrit (İltihaplı eklem romatizması) hastalığının el ve ayak eklemleri gibi daha çok küçük eklemleri simetrik yani karşılıklı olarak tutan müzmin seyirli iltihaplı bir hastalık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, sadece küçük eklem tutulumu ile kalmayıp diz, kalça, omuz gibi büyük eklemlerin de tutulabildiğini belirtti.

Kas Sorunları
Diyabetin neden olduğu kas sorunları ile ilgili de bilgi veren Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, diyabetik amiyotrofi, diyabetik kas infarktüsü ve osteoporoz ve kırıklar gibi hastalıklara neden olduğunu belirtti. Diyabetik amiyotrofi hastalığının anlamlı kilo kaybı ile birlikte başlayabileceğini söyleyen Doç. Dr. Mehtap Tınazlı, bu hastalığın gerçek nedeninin bilinmediğini ve hastalığın daha çok yaşlılarda görüldüğünü belirtti. Doç. Dr. Mehtap Tınazlı sözlerine şöyle devam etti: “Diyabetik kas infarktüsü genelde birkaç hafta sürer ve birkaç hafta veya ay içinde kendiliğinden iyileşir. Sistemik bulgular yoktur, ağrılı kitle ve çevre dokularda endürasyon palpe edilebilir, uyluk ve baldır kasları sık tutulan kaslardır, üst ekstremitede kol kasları daha nadir olarak tutulabilir. Osteoporoz ve kırıklar osteoporotik kırıklar için kabul edilen risk faktörleri arasında yaş, cins, vücut ağırlığı, daha önce kırık öyküsü, sigara, kortikosteroid kullanımı ve romatoid artrit gibi bazı sorunlar yer almaktadır. Son zamanlarda bu risk faktörleri kullanılarak 5-10 yıl içinde kalça veya herhangi bir kırık olasılığını tayin etmek için mutlak kırık riski algoritmaları geliştirilmiştir.”