Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyelerinin Çalışmaları Kesit Akademi Dergisinde Yayınlandı
Eklenme Tarihi: 07 Ocak 2018, 16:10
Son Güncelleme Tarihi: 27 Kasım 2020, 09:22

Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Burak Gökbulut ve Yrd. Doç Dr. Mustafa Yeniasır’ın yayınlamış olduğu “Nevzat Yalçın’ın “En Eski En Uzak” Adlı Eseri Üzerine Folklorik Bir İnceleme” isimli makale Information Matrix For The Analysis Of Journals, Academic Keys, Türk Eğitim İndeksi, Scientific Indexing Services ve SOBİAD gibi uluslararası ve ulusal indekslerce taranan Kesit Akademi Dergisi’nde (The Journal of Kesit Academy) dergisinde yayınlandı.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Atatürk Eğitim Fakültesi, Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Yeniasır ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Burak Gökbulut çalışmalarında özetle şunları söylediler:

“En Eski En Uzak Adlı Eser, Kıbrıs Türklerine Ait Sosyal Ve Kültürel Unsurlar Açısından Değerlendirildi”
“Nevzat Yalçın’ın kitabından yola çıkarak o dönemdeki sosyal ve kültürel yapıyı (en azından Poli kasabası çerçevesinde) anlamamız mümkün. Bu da bize eserin değerini ve önemini göstermektedir. Bu çalışmada Nevzat Yalçın’ın “En Eski En Uzak” adlı eseri, içerisinde barındırdığı Kıbrıs Türklerine ait sosyal ve kültürel unsurlar açısından değerlendirilmiştir. Ancak kitabın farklı bakış açıları ve inceleme yöntemleriyle daha birçok çalışmaya temel oluşturabilecek özelliklere haiz bir eser olduğu söylenebilir.

“Kıbrıs Türk Edebiyatını Tüm Yönleriyle Kurumsallaştırılması Gerekir”
Kıbrıs Türk Edebiyatında değerlendirmiş olduğumuz esere benzer daha birçok anı çalışması vardır. Bütün bu eserler incelenip içerisindeki unsurlarla bir sonuca gidildiğinde Kıbrıs Türk tarihi, kültürel ve sosyal yapısı daha belirgin olarak ortaya çıkacak ve karanlık birçok nokta aydınlanacaktır. Bu yüzden yayınlanmış ya da yayınlanmamış anı eserleri titizlikle tespit edilmeli ve dikkatli bir şekilde gözden geçirilip incelenmelidir. Hatta oluşturulacak olan resmî bir kurul aracılığıyla tespit ve teyit edilen unsurların millî bir müfredata tekrardan şekil vermesi sağlanmalıdır. Çünkü tarih kitapları ve diğer kitaplarda da geçmişe ait yanlış ve eksik bilgilerin bulunabileceğini düşünmek mümkündür. Bu anı çalışmaları tarihî ve sosyal kaynaklarla ve arşivlerle karşılaştırılıp birleştirilerek daha düzgün, özgün ve eksiksiz bir Kıbrıs Türk tarihi, folkloru, yaşamı vs. kitapları hazırlanabilir. Tabii tüm bunların yanında bu tür eserlerin edebiyata da büyük zenginlikler kattığı söylenebilir. Bu anlamada anı eserlerinin de Kıbrıs Türk edebiyatının önemli birer parçası haline getirilmesinin gerekliliği burada belirtilmelidir. Kıbrıs Türk edebiyatını sadece şiir ve roman dar kapsamından kurtararak çerçeveyi genişletmemiz ve edebiyatımızı tüm yönleriyle kurumsallaştırmamız gerekmektedir. Bu da ancak süreç içerisinde verilmiş farklı türde eserlerin de dikkate alınmasıyla gerçekleştirilebilir.”