Yakın Doğu Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Kuruldu
Eklenme Tarihi: 23 Kasım 2015, 17:37
Son Güncelleme Tarihi: 26 Kasım 2020, 08:53

Yakın Doğu Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü Kuruldu…


  • Yakın Doğu Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsünün Amacı Sağlıklı ve Güvenli Çalışma Ortamlarının Yaratılmasına Katkı Yapmak


Yakın Doğu Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü'nün kuruluş amacı ve faaliyetlerine ilişkin olarak Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi B 101 No'lu salonda “İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü" Müdürü Aziz Gürpınar Başkanlığı'nda YDÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şanda Çalı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Songül Vaizoğlu ve YDÜ Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Cavit Atalar ile birlikte basın toplantısı gerçekleştirildi.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada “İş Sağlığı ve Güvenliği Enstitüsü" Müdürü Aziz Gürpınar, Yakın Doğu Üniversitesi bünyesinde kurulan iş sağlığı ve güvenliği enstitüsünün kuruluş amaçları ve planlanan faaliyetleri hakkında açıklamalarda bulundu.

Aziz Gürpınar: “Her Yıl 250 İle 300 Civarında İş Kazası Meydana Gelmekte”

Aziz Gürpınar, “iş sağlığı ve güvenliği konusu gerek dünyada gerekse ülkemizde önemli bir konudur. Özellikle çalışanların sağlıklı ve güvenli ortamda çalışmaları, iş kazalarının azaltılması, meslek hastalıklarının önlenmesi, bu alanda yetişmiş insan gücünün yetiştirilmesi ve çoğaltılması son derece önemli faaliyetlerdir” dedi. Uluslarası çalışma örgütünün verilerine göre her yıl 2 milyon kişi meslek hastalıklarından, 340 bin kişinin de iş kazalarından dolayı hayatını kaybetmekte olduğunun altını çizen Gürpınar, “bu son derece önemli bir veridir. Bu aynı zamanda ekonomik kayıt olarak değerlendirildiğinde tüm gayri safi milli hasılaların yüzde 4’üne tekabül eden ekonomik kayıplarla karşı karşıya kalıyor, bütün dünyamız ve insanlık” dedi.  Çalışanların ölüm ve yaralanmaları ile sonuçlanan durumların meydana geldiğini ve bunun da son derece önem verilmesi gereken bir konu olduğunu vurgulayan Aziz Gürpınar “insanlığın en önemli zenginliği aslında yetişmiş iş gücüdür, nitelikli iş gücüdür. Dolayısıyla bu nitelikli iş gücünün korunması demek, üretimin devamlılığını sağlamak demektir, üretimin ve verimliliğin artışını sağlamak demektir. Bu anlamda hem insan hayatını korumak hem de ekonomik kayıpları önleyebilmek amacıyla son derece önemli çalışmalar yürütülmektedir. Ülkemize baktığımız zaman nasıl bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz? Her zaman konuşuyoruz, söylüyoruz basından da aynı şekilde gizlemekteyiz. Mevzuat bakımından ele aldığımız zaman ülkemizdeki durumu, çok fazla yetersiz durumda olduğumuzu söyleyemeyiz doğrusu ama uygulamada gündelik hayatta karşımıza çıkan tabloya baktığımızda pekte iç açıcı bir manzarayla karşı karşıya değiliz. Resmi verilere göre, çalışma dairesinde kayıtlı olan istatistiklere göre her yıl 250 ile 300 civarında iş kazası meydana gelmekte ve bu iş kazalarında 6 ile 10 arasında çalışanımız malesef hayatını kaybetmektedir. Bunlardan çok daha fazla arkadaşımız da ya yaralanmakta yada sakat kalmaktadır. Bu da son derece önemli ve ciddi bir konu” dedi.

Aziz Gürpınar: Enstitümüzün Amacı İş Sağlığı ve Güvenliği Alanında Bilimsel Temelde Akademik Çalışmalar Yürütmek, Yetişmiş İnsan Gücünün Arttırılmasına, Geliştirilmesine Katkıda Bulunmak

Aziz Gürpınar, "Ülkemizin ekonomik yapısına baktığımız zaman, ağırlıkla hizmet sektörüne dayalı olduğunu görüyoruz, başta eğitim ve turizm olmak üzere hizmet sektörü ağırlıklı bir ekonomik yapımız var. Bu ne demektir? Hizmet sektörü ağırlıklı olması aslında, iş riskinin nispeten daha az olduğu sektörlerin olması anlamını taşıyor. Yani ülkemizde ağır madencilik, ağır sanayi, ağır petro-kimya sanayi gibi gerçekten tehlikeli, riskli iş konularının çok da fazla yaygın olmadığını görüyoruz. Yani daha az riski olan hizmet sektörüne dayalı bir ekonomik yapımız var ama buna rağmen biraz önce ifade ettiğim rakamlar bu daha az riskli hizmet yapımıza rağmen yüksek sayılabilecek oranda rakamlardır. Dolayısıyla bunlar da bize gösteriyor ki bu alanda yapılacak çok işimiz var, daha yürünecek çok yolumuz var. Ve bu işleri yaparken bilimsel temelde ve bilimsel metodlarla çalışma yapmanında bir gerçek olduğunu ortaya koyuyoruz. "

Enstitünün faaliyet alanları hakkında ise belirtilen amaca ulaşmak için  Akademik Eğitim-Öğretim Çalışmaları, Araştırma Geliştirme Çalışmaları, İş Sağlığı ve Güvenliği Risklerini Ölçme/Değerlendirme Hizmetleri,İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri ve Farkındalık  Çalışmaları olarak sıralayan Gürpınar, Enstitünün Anabilim dalları  arasında İş Sağlığı Anabilim Dalı, İş Hijyeni Anabilim Dalı, Meslek Hastalıkları Anabilim Dalı, İş Güvenliği Anabilim Dalı, Ergonomi Anabilim Dalı olduğunu sözlerine ekledi

Yakın Doğu Üniversitesi İş Sağlığı Ve Güvenliği Enstitüsü Milli Eğitim Bakanlığı Tarafından Onaylandı

Bu temelden hareketle ülkemizde bilimsel temelde bu çalışmaları yürütecek bir kurumun gereksinimi olduğunu söyleyen Aziz Gürpınar “bu gerçeklikten hareketle Yakın Doğu Üniversitesi bünyesinde bu çalışmaları yürütecek bir iş sağlığı ve güvenliği enstitüsü kurmak üzere çalışmalarımızı sürdürdük, tamamladık ve hazırlamış olduğumuz dosyayı da Milli Eğitim Bakanlığına sunduk. Milli eğitim Bakanlığının da bu konuda cevabi yazısı elimize ulaştı ve bu enstitünün kuruluşunun uygunluğuda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylandı” dedi.

Açılacak olan yüksek lisans programına kontenjan dahilinde bakanlıklara da burs verileceğini belirten  Aziz Gürpınar, İçişleri ve Çalışma Bakanlığı’na 2 kişilik tam burs, Sağlık Bakanlığı’na 2 kişilik tam burs, Ulaştırma Bakanlığı’na 1 kişi tam burs, Bayındırlık Bakanlığı’na 1 kişi tam burs, Tarım Bakanlığı’na 1 kişi tam burs, Ekonomi ve Sanayi Bakanlığı’na 1 kişi tam burs ve Devlet Planlama Örgütü’ne 1 kişi tam burs kontenjan verileceğini açıkladı.