Yakın Doğu Enstitüsü’nde Türkiye’nin Ortadoğu Politikası ve Paris Saldırılarının Ortadoğu’nun Geleceğine Etkisi Tartışıldı
Eklenme Tarihi: 17 Kasım 2015, 09:22
Son Güncelleme Tarihi: 25 Kasım 2020, 09:03

YDÜ Yakın Doğu Enstitüsü tarafından düzenlenen “Türk Dış Politikasında Yeni Gündemler Yeni Yaklaşımlar” Sertifika Programı’nda Ankara Üniversitesi SBF Öğretim Üyesi Dr. Nuri Yeşilyurt Türkiye - Ortadoğu ilişkilerini ve Paris Saldırılarını değerlendirdi.

Yakın Doğu Üniversitesi Yakın Doğu Enstitüsü tarafından 24 Ekim’de başlatılan ve Yakın Doğu Enstitüsü Yürütme Kurulu Üyesi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Dayıoğlu tarafından yürütülen “Türk Dış Politikasında Yeni Gündemler Yeni Yaklaşımlar” Sertifika Programı”nın “Türk Dış Politikası’nda Ortadoğu ” başlıklı semineri Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Nuri Yeşilyurt tarafından verildi.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, Dr. Yeşilyurt’un Türkiye’nin 2002 -2011 yılları arasında Ortadoğu’ya yönelik politikasının temel belirleyenlerini, bu politikayı kolaylaştıran ve engelleyen bölgesel ve uluslararası etmenleri ve 2011 yılından sonra bölgede gerçekleşen dönüşüm süreci çerçevesinde Türk dış politika yapıcıları tarafından oluşturulan yeni politikanın temel bileşenlerini örnek olay analizleri üzerinden değerlendirdiği seminerde Paris saldırılarının Türkiye’nin Ortadoğu politikasına olası etkileri ne de vurgu yapıldı. Ortadoğu’ya yönelik Türk Dış Politikasının Kıbrıs üzerindeki olası etkilerinin de irdelendiği seminere KKTC’nin Dışişleri Bakanlığı, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Vakıflar İdaresi, Polis Genel Müdürlüğü, gibi farklı kurum ve kuruluşlarından gelen katılımcıların yanı sıra akademisyenler ve öğrenciler ilgi gösterdi.

Dr. Nuri Yeşilyurt: Arap Baharı Sonrasında Ortadoğu’ya Yönelik Türk Dış Politikası İç Politikanın Bir Malzemesi Haline Geldi.

Türkiye’nin 2000li yıllardaki Ortadoğu politikasını çok boyutlu ve sistemli bir şekilde değerlendiren Dr. Yeşilyurt AKP iktidarıyla birlikte Türkiye’nin Ortadoğu politikasında yaşanan dönüşümün niteliğini, Arap Baharı’nın Türkiye’nin Ortadoğu politikasında yol açtığı değişimin kapsamını ve nedenlerini, Türkiye’nin Arap Baharı karşısında geliştirdiği politikanın karşılaştığı engelleri ve bu politikanın sonuçlarını belli dönemlerdeki gelişmeler ve örnek olay analizleri ışığında irdeledi. Türkiye’nin Ortadoğu’ya yönelik politikasının son dönemini belli altdönemlere ayırarak inceleyen Dr. Yeşilyurt, 2002-2005 döneminde bu politikanın temellerinin atıldığını ve bu altdönemin temel belirleyicilerinin 2003 Irak Tezkeresi, Irak’a Komşu Ülkeler Toplantıları, Suriye ve İran’la gelişen güvenlik işbirliği ve Kuzey Irak ve ABD’yle sorunlu ilişkiler olduğunu ifade etti. İkinci altdönemin 2005-2009 yılları arasında gerçekleşen ve ilişkilerde yoğunlaşma ve uyum dönemi olarak nitelendirilebileceğini belirten Dr. Yeşilyurt bu dönemde yoğunlaşan diplomatik temaslar ve arabuluculuk ve kolaylaştırıcılık faaliyetleri sonucunda gelişen ekonomik ve kültürel ilişkilere, Türkiye’nin yükselen yumuşak gücüne, ABD dış politikasıyla uyumun yanısıra AKP’nin iç politik gücünün de konsolidasyonuna dikkat çekti. 2011 öncesi son dönemi bütünleşme ve özerkleşme dönemi olarak nitelendiren Dr. Yeşilyurt bu dönemde bereketli Hilal ülkeleriyle (Suriye, Lübnan, Ürdün) bütünleşme çabalarının arttığını, İsrail'le yaşanan sorunlar ve İran'a verilen destek bağlamında özerkleşme sinyallerinin verildiğini, BM Güvenlik Konseyi Geçici Üyeliği, Kürt açılımı ve IKBY’yle ilişkilerin gelişmesi ile bu sürecin pekiştirilmeye çalışıldığını kaydetti. 2011 sonrasında yeni bir politika arayışı içine girildiğinin altını çizen Dr. Yeşilyurt bölgede önemli bir güç ve hegemon olma yolundaki bu arayışın ve bu arayış çerçevesinde hayata geçirilen uygulamaların uzun vadede Türk Dış politikasının bölgedeki etkinliğine katkı koymadığını ve gerek iç gerekse bölgesel gelişmeler sonucunda Türkiye’nin bölgede yalnızlaştığını ifade etti. İç politikadaki gelişmelerde Gezi olaylarını (2013), 17-25 Aralık soruşturmalarını (2013), Kobane eylemlerini (2014) ön plana çıkaran Dr. Yeşilyurt, bölgesel gelişmeler arasında da Mısır darbesinin (2013), Suriye’deki çıkmazın derinleşmesinin (2013-2014), Katar’ın rota değişikliğinin (2014) ve Tunus seçimlerinde Ennahda’nın mağlubiyetinin (2014) Türk Dış politikasının başarısını derinden etkileyen örnek olaylar olarak değerlendirdi. Arap Baharı sonrasında Ortadoğu’ya yönelik dış politikanın iç politikanın yoğun bir şekilde iç politikanın malzemesi haline geldiğini vurgulayan Dr. Yeşilyurt, yakın dönemde bundan geri dönüşün kolay olmayacağını ifade etti. Seminerin soru-cevap bölümünde Paris saldırılarını sıcağı sıcağına değerlendiren Dr. Nuri Yeşilyurt Ortadoğu’nun kritik bir dönemden geçtiğinin altını çizerek Türkiye’nin bu zor süreçte değerlendirmelerini dikkatli yapması gerektiğini ifade etti.

Dayıoğlu: Dr. Yeşilyurt’la Kaynayan Ortadoğu Kazanını Sistemli Ve Kapsamlı Bir Bakış Açısıyla Değerlendirdik

Seminer başlığı olan Ortadoğu konusunun önemine dikkat çeken sertifika programının yürütücüsü ve Yakın Doğu Enstitüsü Yürütme Kurulu üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Dayıoğlu, yaşanan iç savaşlarla, yasa dışı göç sorunuyla, enerji kaynakları konusundaki rekabetle, Filistin meselesinin bir türlü çözüme kavuşmamasıyla ve diğer sorunlarla Orta Doğu bölgesinin öneminin daha da arttığını belirtti. Özellikle 2011’den sonra bölgede yaşanan gelişmelerle Türkiye-Orta Doğu ilişkilerinin çok kritik bir noktaya geldiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Dayıoğlu, yaşanan gelişmelerin yalnızca Türkiye’nin Orta Doğu ülkeleriyle ilişkilerini değil, yasadışı göç sorunu ve başta IŞİD olmak üzere terör örgütlerinin faaliyetleri nedeniyle Türkiye’nin Avrupa ülkeleriyle ve Avrupa Birliği’yle ilişkilerini de yakından etkilediğini vurguladı. Orta Doğu’da, tabir caizse, kaynayan kazanın ve yoğunlaşan enerji rekabetinin Kıbrıs’ı etkilememesinin mümkün olamayacağını da savunan Dayıoğlu, Kıbrıs adasının genelinin gündemini yasa dışı göç olaylarının ve münhasır ekonomik bölge tartışmalarının oluşturmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

YDE Sertifika Programında Bu Hafta Avrupa Birliği, Yunanistan, Kıbrıs Politikaları ve Yeşil Hat Tüzüğü Tartışılacak

Seminerin sonunda Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Nuri Yeşilyurt sertifika programını yürüten Yrd. Doç. Dr. Ali Dayıoğlu ve Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Umut Koldaş tarafından teşekkür belgesi takdim edildi. Yakın Doğu Üniversitesi Yakın Doğu Enstitüsü’nün düzenlediği Türk Dış Politikasında Yeni Gündemler Yeni Yaklaşımlar” Sertifika Programı”nın bir sonraki oturumunda Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sanem Baykal Avrupa Birliği-Türkiye, Avrupa Birliği-Kıbrıs ve Avrupa Birliği –Yunanistan ilişkileri bağlamında Türkiye’nin Kıbrıs’a yönelik politikasını hukuksal boyutlarıyla değerlendirecek. Yakın Doğu Enstitüsü kısa dönemli eğitim programları ve programlara kayıt için daha detaylı bilgiye www.neu.edu.tr web sayfasından,[email protected] e-posta adresinden, Yakın Doğu Enstitüsü facebook sayfasından, 223 64 64 (dahili 532) ve 0533 829 97 36 telefonlardan ulaşılabilir.