Kıbrıs’ta Sadece Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde Bulunan PET/BT Görüntüleme Sistemi Kanser Hastalığının Tanı ve Takibinde Çok Büyük Önem Taşıyor
Eklenme Tarihi: 20 Ocak 2016, 15:31
Son Güncelleme Tarihi: 08 Aralık 2020, 11:12


Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla ilişkiler Müdürlüğü'ne açıklamalarda bulunan YDÜ Hastanesi Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. F. Suna Kıraç, PET/BT Görüntülemenin, Kanser Hastalığının Tanı ve Takibindeki Önemini Anlattı.

Son yüzyılda alet ve bilgisayar teknolojisindeki hızlı gelişmeler ile kanser tanısının erken dönemde ve doğru konması, hastalara zamanında ve uygun tedavi uygulanmasını mümkün kılmaktadır. Gelişmiş görüntüleme yöntemlerinden PET/BT sistemlerinde, Pozitron Emisyon Tomografi (PET) ve Bilgisayarlı Tomografi (BT) görüntüleri aynı anda alınmakta, diğer testlerle tanısı konamayan kanser odağının ve hastalığın vücutta dağılımının saptanmasında klinisyenlere yardımcı olmaktadır. PET görüntüleri ile doku ve organların metabolizmalarındaki değişiklikler değerlendirilirken, elde edilen BT görüntüleri, lezyonların vücutta yerleşim yeri, şekli, boyutu gibi doku ve organlardaki yapısal değişikliklerin eş zamanlı değerlendirilmesini sağlamaktadır.

Tanı ve Evreleme Sürecinde PET/BT Kullanımı
PET/BT görüntüleme yöntemi, günümüzde ölüm nedenlerinin ilk sıralarında yer alan kanserlerin tanı, evreleme ve takibinde önemli rol oynamaktadır. Kanser hücreleri, tüm hızlı çoğalan hücrelerde olduğu gibi, şekeri enerji kaynağı olarak kullanır. PET görüntüleme sırasında, bu özellikten yola çıkılarak, radyoaktif şekerden (F-18 FDG) yararlanılmaktadır. Uygulanan maddeyi hızla alan kanser hücrelerini içeren kitlenin yeri, boyutu ve kanser hücrelerinin vücutta dağılımı saptanabilmektedir. Baştan ayağa tüm vücut görüntüsü alındığından tedaviye (cerrahi, kemoterapi ve/veya radyoterapi) başlanmadan önce hastalığın vücutta yaygınlığının değerlendirilmesi (Evrelendirme) ve uygun tedavi yönteminin belirlenmesi mümkün olmaktadır. Bazı hastalarda kanser odağı diğer yöntemlerle saptanamaz; PET/BT bu hastalarda kanser odağının ve bulunduğu yerin saptanmasında faydalıdır (Tanı).

PET/BT Görüntüleri Uygulanan Tedavinin Etkinliğini Gösteriyor
Tedavi uygulanan hastalarda tedavi sırasında yapılan PET/BT görüntüleme, uygulanan tedavinin etkili olup olmadığını göstermektedir. Tedavinin yeterince etkili olmadığı saptanırsa, tedavi değiştirilerek hastanın iyileşme şansının artması sağlanır. Tüm tedaviler tamamlandıktan sonra PET/BT görüntüleme ile kanser dokusunun kaybolup kaybolmadığı değerlendirilir. Tedavi etkinliğinin saptanması için ara kontrol PET/BT görüntülemesi yapılmadan önce, kemoterapi uygulandıktan en az iki hafta, ideali 3 hafta, beklenmelidir. Tedavi protokolü tamamlandığında, PET/BT görüntüleme için en az 4-6 hafta beklenmesi gerekmektedir. Radyoterapi uygulanan hastalarda ise görüntülerin doğru değerlendirilmesi için en az 3 ay beklenmesi önerilir. Tedavisi tamamlanmış ve takip edilen hastada hastalığın tekrarladığı konusunda kuşkulu durum oluşursa, PET/BT görüntülemesi yapılarak hastalığın yeniden ortaya çıkıp çıkmadığı ve vücutta yayılım yapıp yapmadığı değerlendirilir (Yeniden Evreleme).

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde Kanser Hastaları Multidisipliner İzlenmektedir
Günümüzde kanser tanısı almış hastaların aynı tedavi kurumundaki radyoloji, nükleer tıp, cerrahi, radyasyon onkolojisi, patoloji uzmanları tarafından birlikte değerlendirilmesi, uygulanan tedavi veya tedavilerin başarıya ulaşmasında büyük önem taşımaktadır. Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde, hastalara, konusunda uzman personel ve tam donanımlı gelişmiş aletler ile en iyi kalitede sağlık hizmeti verilmektedir.

Kıbrıs’ta Sadece Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’nde Bulunan PET/BT Görüntüleme Sistemi Işın Tedavisinde Sağlıklı Dokuları Korumaya Yardımcı Oluyor
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü’nde kurulmuş olan son teknolojiye sahip PET/BT sistemi, Kıbrıs’ta bulunan tek cihaz olup, radyoterapi planlamasına uygun donanıma sahiptir. Radyasyon Onkolojisi Bölümü’nde tedavi edilen hastaların ışın tedavilerinin (radyoterapilerinin) planlamasında kullanılmaktadır. Kanserli hastalarda, PET/BT görüntülerinden haritalama işlemi yapılarak canlı kanser hücresi içeren doku veya organların yeri, boyutu doğru olarak saptanır. Işın tedavisi yalnız kanserli hücrelere ve yeterli genişlikteki alana uygulanarak, tümör çevresindeki sağlıklı dokuların gereksiz radyasyon maruziyeti önlenir. Böylece, komşu organlarda radyasyona bağlı gelişebilecek yan etkiler azaltılarak hastanın yaşam kalitesi yükseltilir.

Hasta takibinde tedavi öncesi görüntüler ve tedaviden sonra alınan görüntüler karşılaştırılarak hastanın tedaviden (ilaç ve ışın tedavisi) yararlanıp yararlanmadığına karar verilmektedir. Karşılaştırmanın güvenilir olması için ilk ve takip PET/BT çalışmalarının, aynı merkezde yapılması önerilmektedir.

PET/ BT Görüntüleme Son Derece Güvenilir Bir Yöntemdir
PET/BT görüntüleme son derece güvenilir bir yöntemdir. F-18 ile işaretli glukoz uygulanmasına bağlı olarak erken ve geç dönemde alerji, kısırlık, başka bir kanser gelişimi gibi yan etki oluşmaz. Görüntü eldesi için radyoaktif madde uygulanması ve eş zamanlı BT görüntüleme yapılması, hastada yüksek düzeye ulaşmayan radyasyon maruziyetine yol açar. Fakat, uygulanacak radyoaktif madde ve X- ışını dozu, hastanın yaş ve kilosuna göre hesaplandığı ve en iyi kalitede görüntü elde edilecek en düşük dozda hastaya uygulandığı için radyasyon maruziyeti düşüktür. Ayrıca, uygulanan radyoaktif maddenin yarılanması için geçen süre çok kısa (F-18 yarı ömrü: 2 saat) ve böbrekler yoluyla vücuttan atılımı da hızlıdır. Uygulandıktan sonra 24 saat içinde vücutta radyasyon kalmadığı kabul edilir.

PET/BT Görüntülemede Radyasyon Maruziyeti İşlemin Tanı ve Tedaviye Sağladığı Katkı Yanında İhmal Edilecek Düzeydedir
PET/BT görüntüleme ile elde edilecek bilgilerin hastanın tanı ve takibinde sağladığı faydalar düşünüldüğünde, maruz kalınan radyasyon miktarı ihmal edilecek düzeydedir. Bu nedenle, yeni doğan dönemi dahil, her yaş grubunda güvenle uygulanan girişimsel olmayan ileri görüntüleme yöntemidir. Kural olarak, tüm nükleer tıp yöntemlerinde olduğu gibi, gerekli olmadığı taktirde, hamilelere PET/BT görüntüleme yapılması önerilmez. Hastalara, çevrelerindeki kişilerin gereksiz radyasyona maruz kalmasını önlemek için, radyoaktif madde vücuttan tamamen atılana kadar (en az 6 saat, genellikle önerilen ilk 24 saat ), özellikle küçük çocuklar ve hamile bayanlar ile yakın teması önerilmez. Zorunlu kalındığında F-18 FDG PET/BT görüntüleme yapılmış emziren anneler, eğer bebeğini emzirme konusunda ısrar ederse, uygulamadan 6 saat sonra sağdıkları sütlerini bebeklerine verebilir. Çünkü, süte geçen radyoaktif madde miktarı çok düşüktür. Bebeğin anneye yakın temasından dolayı radyasyon maruziyeti olacağından doğrudan emzirme önerilmemektedir.