Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde, Yakın Doğu Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, TV ve Sinema Bölümü tarafından, Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fevzi Kasap ve Öğretim Görevlisi Ayhan Dolunay koordinatörlüğünde, "Basın Özgürlüğü Konferansı" düzenlendi.
Yakın Doğu Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre konferans, İletişim Fakültesi Turuncu Amfi'de, YDÜ Rektör Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kurt, İletişim Fakültesi Dekan Vekili Doç. Dr. Gökçe Keçeci, Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Pelin Agocuk, Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nuran Öze, Film Yapımı ve Yayıncılık Bölüm Başkanı Yrd. Dr. İzlem Kanlı, İletişim Fakültesi ve diğer fakültelerden Öğretim Elemanları, medya sektöründen konuklar ve öğrencilerin katılımı ile gerçekleştirildi.
Açıklamada, UNESCO Genel Konferansı'nın, 1989 yılında, iletişimle ilgili aldığı yeni bir strateji benimseme kararının ardından gelişen süreç sonunda, 3 Mayıs 1991 günü, Namibia’nın Windhoek kentinde düzenlenen “Bağımsız ve Çoğulcu Afrika Basınının Güçlendirilmesi” seminerinin ardından, 35 Afrika ülkesinin de katılımıyla yayımlanan “Windhoek Deklerasyonu”nun yayımlanmıştı. BM tarafından, 20 Aralık 1993 tarihinde, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin, "Herkes düşünce ve ifade özgürlüğüne sahiptir; bu hak, hiçbir müdahale olmaksızın düşünce sahibi olma özgürlüğünü, bilgi ve kanaatleri herhangi bir iletişim aracıyla ve sınır tanımaksızın araştırma, elde etme ve yayma hakkını içerir" düzenlemesini içeren 19. maddesine atıfta bulunarak; deklarasyonun yayım günü olan 3 Mayıs, "Dünya Basın Özgürlüğü Günü" olarak ilan edilmişti denildi.
Tecrübeli Konuşmacılar: Önemli Başlıklar
Konferansta, Yakın Doğu Üniversitesi RTS Bölüm Başkanı Doç. Dr. Fevzi Kasap Moderatörlüğü'nde, Medya Etik Kurulu Başkanı Dr. Bekir Azgın, deneyimli Gazeteci Akay Cemal ve YDÜ Hukuk Danışmanı & İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Ayhan Dolunay, konuşmacı olarak yer alırken; YDÜ İletişim Kulübü öğrencileri de, organizasyonda aktif görev üstlendi.
Doç. Dr. Kasap: “Özgür Basın Tüm Coğrafyalarda Kilit Öneme Sahip Olmuştur”
Konferans Moderatörü Doç. Dr. Kasap, gerçekleştirdiği açılış konuşmasında, dünden bugüne, basın özgürlüğünün önemine işaret ederek; “gerek coğrafyamızda (KKTC), gerekse tüm dünyada, basının tüm tarihsel süreçte ve günümüzde, kilit bir önemi olmuştur. Basın doğru haber verme hak ve görevine sahipken; aynı zamanda, bağımsızlık ve tarafsızlık noktasında da, sorumluluk üstlenmelidir” ifadelerini kullandı.
Dr. Bekir Azgın: “Özgür Basın Demokrasinin Temeli”
Medya Etik Kurulu Başkanı Dr. Azgın, özgür basının demokrasi ve ifade özgürlüğünün temel taşlarından olduğunu ifade ederek; çeşitli örnekler ile, basın mensuplarının mesleklerini icra ederken, özgür olmalarının ne denli önemli olduğunu vurguladı. Dr. Bekir Azgın, demokrasilerin tam anlamıyla yerleşmediği ve ifade özgürlüğünün sınırlı olduğu dünya coğrafyalarında; basın özgürlüğünün zaten söz konusu olmayacağını ve tarihsel süreçte, pek çok gazetecinin bu çerçevede yaşamlarını yitirdiğini ifade ederek; gazetecileri ve özgürlük ülkülerini andı.
Akay Cemal: “Milli Tarih Boyunca Basın Aktif Rol Üstlendi”
Deneyimli Gazeteci Cemal, özgür basının önemini vurgularken; Kıbrıs’ta, Kıbrıs Türk Toplumu tarafından yoğun özgürlük mücadeleleri verilen milli mücadele yıllarından örnekler verdi; Kıbrıs Türk Basını’nın, tarihsel süreçten günümüze değin üstlendiği görev ve sorumlulukların öneminin altını çizdi. Akay Cemal, mesleki tecrübelerinden de bahisle, adada özgür basın yolundaki ilk somut adımlardan olan, basın tarafından düzenlenen bir konferansa, o dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ı Bülent Ecevit’i davet ediş süreçlerine ilişkin detayları da izleyicilerle paylaştı.
Öğretim Görevlisi Ayhan Dolunay: “‘Basın Özgürlüğü’ Simülatif Yapıda Farklı Amaçlar Uğruna Kullanılmamalı”
Öğretim Görevlisi Dolunay, konuşmasında, yakın coğrafyalar yerine; genel kanıya göre en özgür olarak kabul edilerek örnek gösterilen “ABD” örneğini ele aldığını ifade ederek; kanunlar aracılığı ile sansür girişimleri, ilgili girişimleri bozan mahkeme kararları ve siyasilerin mahkeme kararlarına yönelik sert çıkışları üzerinden, Amerika’nın bilindiği ölçüde özgürlükler ülkesi ve ve önerilebilecek bir örnek olmadığını ifade etti. Dolunay, Basın Özgürlüğü’nün temellerine de yer değindiği konuşmasında; bu denli yüksek önemi haiz bir hususun, evrensel güç olma/sürdürme ülküsündeki ABD ve diğer egemen güçler tarafından oluşturulan simülatif yapı içerisinde, “demokrasi ve ifade özgürlüğü kisvesi altında”, amaçlı olarak kullanılmaya çalışılmasının sakıncalarının altını çizdi.
