Estonya Tartu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eiki Berg Yakın Doğu Üniversitesi’nde Seminer Verdi
Eklenme Tarihi: 24 Nisan 2018, 16:18
Son Güncelleme Tarihi: 27 Kasım 2020, 15:23

Yakın Doğu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri Estonya Tartu Üniversitesi Johan Skytte Siyasal Bilgiler Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr. Eiki Berg ile seminerde bir araya geldi.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, çatışma yönetimi veya anlaşmazlıkların yönetimi konusunda yeni bir bakış açısı tartışılan seminerde, çatışma bölgelerindeki sınırların soruna taraf farklı kesimler tarafından nasıl algılandığı, taraflar arasındaki sınır ötesi etkileşimin ve işbirliğinin ne gibi sonuçlar yarattığı ele alındı.

Çatışma Alanlarında Sınırların İşlevsel Botuyları Paylaşıldı…
Prof. Dr. Berg seminerde yaptığı sunumunda, Çin-Tayvan, Güney Kıbrıs-Kuzey Kıbrıs ve Moldova-Transdinyester örneklerinden hareketle farklı çatışma alanlarında sınırların işlevsel ve söylemsel boyutları ile ilgili inceleme sonuçlarını paylaştı. Prof. Dr. Berg, çatışma bölgelerindeki sınırların toplumsal ilişkilerin oluşturucusu olarak ortaya çıktığını, toplumlarası ilişkilerin ve sınır ötesi işbirliğinin düzenleyicisi ve kurumsallaştırıcı unsuru olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Berg konuşmasında, toplumlararası etkileşimin canlandırılması, ekonomik ve ticari değişimin teşvik edilmesinin sadece güven artırıcı önlemlerin güçlendirilmesine imkan veren bir unsur olarak görülmemesi gerektiğini, uzlaşı ve yeniden birleşmenin önünü açabileceğini de varsaydıklarını belirtti.

Kıbrıs’taki Sınır Kapılarının Toplumlararası Üzerindeki Etkileşimi Anlatıldı
Kıbrıs’ta iki taraf arasında açılan sınır kapıları üzerinden etkileşimin diğer örneklere kıyasla halen çok sınırlı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Berg, bunun temel nedeninin tanınma sorunsalı, siyasi kaygılar ve iki toplum arasında yerleşik güven eksikliği olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Berg, sınırların açılması ile toplumlararası etkileşimin yeniden tanımlanmasının bir yandan normalleşme yarattığını diğer yandan ise ‘ayrışma’ hissiyatını güçlendirdiğini ifade ederek, analizleri sonucunda diğer iki örneğe kıyasla Kıbrıs sorununun çözümünde ortak bir devlet fikrine daha yakın bir durum gördüğünü belirtti ve bunun nedeninin Kıbrıs Türk toplumunun bütünleşmeyi izolasyonlardan kaçış olarak yorumlamasına bağladı.

Öğrenciler Analitik Düşünmeye Yönelendiriliyor
Seminerin önemine değinen Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sait Akşit de, çatışma ve anlaşmazlıkların yönetimi çerçevesinde soruna taraf kesimler arasındaki etkileşim ve sınır ötesi işbirliği süreçleri gibi konuları öğrencilerle bu tür faaliyetler aracılığı ile istişare etmeye gayret ettiklerini ifade etti. Doç. Dr. Akşit, uluslararası tanınmışlığı olan misafir öğretim üyelerinin öğrencilerle bilgi paylaşımının onlara farklı bakış açıları kazandırdığını, bu gibi seminerlerin öğrencilerimizi analitik düşünmeye teşvik ettiğini belirtti.

Öğrencilerin derslerde edindikleri kuramsal altyapının pratikte nasıl yürütüldüğüne ve işlediğine ilişkin bilgi sahibi olmalarına imkân sağlamaya çalıştıklarını dile getiren Doç. Dr. Akşit, bu tür interaktif etkinlikler çerçevesinde dünya ölçeğinde meydana gelen bölgesel ve uluslararası olayların, uyuşmazlık örneklerinin ve çözüm çabalarının öğrencilerin düşünsel formasyonlarına katkı koyduğunun, tecrübe ve yeteneklerini geliştirmelerine fırsat verdiğinin altını çizdi.